Peki ana olurda, oğlu yakınlarda olmaz mı? Nitekim bu kutsal ananın veya dul kadının hemen yanında oğlu Hiram Usta, sağ elinde çekiç ve sol elinde keskisi olmak üzere bulunmaktadır. Bakışları ile adeta yoldan geçenleri süzmektedir. Bu yapıtın Dünya'da Hiram Usta'nın tek heykeli olduğu ve bu nedenle eşsiz değerde olduğu söylenir. Hiram Usta, Süleyman peygamberin mabedinin inşasının tasvir edildiği, Eski Ahit’in “1 Krallar” kitabının 7. bölümünde şöyle yer alır:
13 Kral Süleyman haber gönderip Sur'dan Hiram'ı getirtti.
14 Hiram'ın annesi Naftali oymağından dul bir kadın, babası ise Surlu bir tunç işçisiydi. Hiram tunç işlemede bilgili, deneyimli, usta biriydi. Gelip Kral Süleyman'ın bütün işlerini yaptı.
Heykellerin her ikisi de, sağ ve soldan yere tek dizleri üstüne çömelmiş ikişer adet erkek çocuk heykeli ile sarılmıştır. Melekleri simgeleyen bu çocuklar omuzlarında büyük heykellerle kendilerini arkadan çepeçevre saran bir askı çelenk taşımaktadırlar.
Bu heykellere ek olarak giriş cephesinin güney ve deniz cephesinin doğu köşelerinde yer alan, birbirinin aynı olan iki taş kabartma armada, ahşap bir geminin baş üstüne tünemiş ve başını sola doğru çevirmiş bir Simurg'u betimlemektedir. Giriş cephesinin kuzey ve deniz cephesinin batı köşelerinde yer alan diğer iki armada ise, geminin yerini enlem ve boylamlara ayrılmış dünya küreleri almıştır. Kürenin tam ortası, yatay bir kuşakla sarılmış ve üzerine eşit aralıklarla biri tam ortaya gelecek şekilde, yedi adet, altı kollu yıldız yerleştirilmiştir. Daha yukarıda kürenin üst ortasından çıkan köşeli bir direğe dolanmış birbirlerine sarılı iki yılan görülmektedir. Bu simgelerin anlamlarına ilerleyen yolculuklarda değineceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder